Oxford İngilizce Sözlüğü’nün doğuşunu anlatan bu film, iki sıra dışı karakterin kesişen hayatlarına odaklanıyor: Profesör James Murray, dev sözlüğü hazırlayan adam; Dr. William Chester Minor, bir akıl hastanesinde yatarken binlerce kelimeyle bu projeye katkı sağlayan zeki ama sorunlu bir mahkûm. Gerçek olaylardan uyarlanan bu etkileyici hikâye, dilin gücüyle insanın kırılganlığı arasındaki ince çizgiyi ustalıkla işliyor. Mel Gibson ve Sean Penn’in performanslarıyla dikkat çeken film, sadece bir sözlük hazırlama sürecini değil, aynı zamanda dostluk, delilik ve dahilik arasındaki sınırları da sorguluyor.
Film hakkındaki düşüncelerinizi paylaşın