8.0 IMDB Puanı
The Celebration – Şölen
(Festen)
Senaryo Thomas Vinterberg, Mogens Rukov, Thomas Vinterberg
Ödüller 1 Golden Globe Adaylığı. Diğer 28 ödül & 22 adaylık.
The Celebration – Şölen Ailenin en büyüğü olan Babalarının 60. yaş gününü kutlayan bir ailenin kutlama sırasında yaşadıklarını ele alıyor. Herkes babayı derinden bir saygı duyar ve sever... peki gerçekten öyle mi? En küçük oğul babanın beklentilerini karşılamaya çalışıyor. Kopenhag'ın eski bölgelerinden birinde bar işletiyor. En büyük oğul Fransa'da bir restoran işletirken ikiz kız kardeşi ise antropologdur. Ablası yakın zamanda intihar etmiştir ve baba en büyük oğlundan onun hakkında birkaç kelime söylemesini istiyor, çünkü kendisi yaparsa gözyaşlarına boğulacağından korkuyor. En büyük oğul bu teklifi kabul eder. Aslında zaten ayrı iki konuşma hazırlamıştır. Bunlar sarı ve yeşil renklerdedirler. Babasından bu konuşma için bir renk seçmesini ister. Baba yeşili seçer. Büyük oğul bunun gerçeğin konuşması olduğunu söyle. Yüzünde gergin bir tavır olan baba hariç herkes güler çünkü büyük oğlunun ikiz kız kardeşinin neden kendisini öldürdüğünün sırrını ortaya çıkarmak üzere olduğunu biliyordur.
Paylaşım için çok teşekkür ederim,siteniz gereğinden fazla kaliteli ve kıymetli,paylaşımlarınıza devam edebilmeniz için yapmamız gereken bir şey olursa kendi adıma her zaman sorumluluk alabilirim. Bu film bana Jagten(The Hunt) filmini hatırlattı, kesinlikle izlemeye değer olduğunu düşünüyorum. Ayrıca naçizane tavsiye filmi komedi kategorisinden kaldırmanız yönünde olacak çünkü ağır dram.
efsane bir filmdi ilk başta sarmadı dedim ufff saracak ama filmin devamı tam güzel gibi
site muhteşemmm birçok ücretli platformda bulunmayan iyi filmleri bulabildim
Bence yönetmen erotik filmleri ve düğünleri bayağı bir seviyor. Filmin giriş kısımları aşırı derecede erotik filmler gibiydi. Odayı tümden alan tepeden gizli gibi görünen çekimler, oyuncuların yüzlerine aşırı yaklaşmalar, kameranın şehvetli hareketleri ve hatta yanlışlıkla kameraya çarpmalar falan bayağı iyiydi. Cahilliğime verin belki yönetmen bu sektörden uzun metrajlı sektöre gelmiş olabilir bilemeyeceğim. Bunun üzerine gelişme ve sonuç kısımları ise düğünden kareler gibi geldi. Arada bir mikrofonun sahneye girmesi de çekim ekibini sürekli hatırlatır cinstendi. Kurgu yapılırken mutlaka görülmüştür ancak aman bir daha çekmeyelim çok zahmetli demiş olabilirler. Ha yönetmenin kendi kararıdır saygı duyarım. Kendi tarzını yapmıştır ancak görsel açıdan izlediğim kötü filmler arasında ilk 5’tedir.
Gelelim filmde bulduğum güzelliklere. Öncelikle ortamın gerginliğini güzel yansıtan oyuncuları tebrik etmek isterim. Kamera açıları bu kadar gözlerimi tırmalarken oyuncuların ifadelerini izlemek güzel oldu. Film insanların farklı yönünü ele alıyor o da duymayı istemediğimiz iğrenç olaylara karşı verdiğimiz tepkiler. Her bir karakterin bu olaya verdiği tepkiler psikolojik açıdan tatmin ediciydi. Karakterler çizgisinden asla sapmıyor. Her bir aile bireyinin nasıl bir karakterde olduğunu görebiliyorsunuz. Bunun dışında Gbatokai karakteri ise bir o kadar gereksizdi. Konuya azcık faşizm eklemek için miydi anlayamadım.
Bu yapım uzun metrajlı film yapmak isteyen tüm insanlara izletilmelidir. Bakın farklı olacaksınız diye düğün kameramanını çağırmanıza gerek yok.
Sanat ve eleştiri özgürdür.
Puanım 58/100.
Filmi beğendim dersem yalan olur! Beğenmedim. IMDB puanı da benim için önemli ve gerçek bir kriter değil bir filmin kalitesi ve güzelliği konusunda. Filme kaç puan verirdim diye merak eden olursa 3 verirdim! Hatta 2! İskandinav filmlerini de genel olarak beğenmiyorum.
Çok çarpıcı, çok güzel,çok sarsıcı bir filim. Beğenmek istemiyoruz önümüze serilen hikaye bizi acıtıyor inanmamaya çalışıyoruz ama bu hikaye bizim toplumumuzda da çok var ve çoğunluğun tepkisi partideki insanlar gibi maalesef