HyperNormalisation

Belgesel, 1975’ten günümüze kadar uzanan dönemde, Batı dünyasının gerçeklikten nasıl koptuğunu, karmaşık problemlerle yüzleşmek yerine “sahte” çözümlerle yönetildiğini ve bu durumun nasıl küresel bir belirsizlik atmosferi yarattığını anlatır. Hypernormalisation terimi, Sovyetler Birliği'nde halkın, sistemin sahte olduğunu bilmesine rağmen hayatını buna göre sürdürmesini tanımlayan bir kavramdan alınmıştır. Curtis, bankaların, devletlerin, büyük şirketlerin ve medyanın ortaklaşa inşa ettiği yapay bir gerçeklik içinde yaşadığımızı savunur. Donald Trump’tan Suriye’ye, Muammer Kaddafi’den Orta Doğu politikalarına, 11 Eylül’den sanal gerçekliğe kadar pek çok konuya değinerek, dünya sahnesinde yaşanan olayların arkasındaki gizli güç ilişkilerini ve anlatı manipülasyonlarını gözler önüne serer.